|
Spor ve Zihinsel Performans
Hasan Kasap[1]
İnsanın zihinsel performansı ile fiziksel uygunluğu arasında olumlu bir ilişki olup olmadığı yıllardır insanların ilgisini çekmektedir. Zeki bakışlı ve aynı zamanda biçimli ve güçlü kas yapısını yansıtan antik dönemlere ait heykellerin, bu bağlantıyı yansıtan ilk ve en eski örnekler olduğu söylenebilir. Hareket ve zihinsel performans alanındaki ilk çalışmaların deneysel psikologlar tarafından yapıldığı belirtilmesine rağmen son zamanlarda nörologların önemli bulgulara ulaştığı bildirilmektedir. Doğu Alman psikologlarının ilk araştırmaları, hangi tür zihinsel antrenmanların sporda başarıyı arttırabileceğini bulmaya yönelikti. Diğer bir grup araştırmacı da, okuma ve mantık gibi zihinsel yetenekleri geliştirici oyunların üretilmesine çalışmıştır. Daha sonra problem çözme, ezberleme, değerlendirme, sınıflandırma gibi zihinsel fonksiyonları canlandıran hareket etkinliklerini bulmaya yönelik araştırmalar ön plana çıkmıştır. İnsanın becerileri öğrenmesi ile zihinsel fonksiyonları arasında büyük bir ilişki bulunmaktadır. Reflekslerimiz dışında istemli olarak yaptığımız her harekette bir zihinsel eylem bulunur ve bu da zekâ ile ilintilidir. İstemli bir hareket üretmeye kalkıştığımızda bilgi ve zekâ düzeyimize göre ne yapmaya çalıştığımızı, niçin yapacağımızı ve sonuçlarının ne olabileceğini düşünürüz. Hareketin düzeyi, tercih şeklimiz ve önceden kestirimlerimizin (öngörü) isabeti büyük ölçüde düşünce gücümüz ile ilgilidir. Bir harekete başlamadan önce, hareketi denerken, iki deneme arasında ve denemelerimiz sonrasında elde ettiğimiz sonuçların değerlendirilmesinde zihinsel aktivitenin düzeyi beceri performansının düzeyi ile ilgili görünmektedir. Becerikli bir şekilde gerçekleştirilen bir hareket performansının arkasında yine beceriklice gerçekleştirilen bir zihinsel performans olduğu bilinmektedir. Egzersiz ve akademik performans üzerine yapılan araştırmalar ilginç sonuçlar ortaya koymuştur. Hafif ve orta düzeyde yapılan bedensel alıştırmalar insanın zihinsel performansı üzerinde olumlu etkileri olduğu ortaya konulmuştur. Bilimsel çalışmalar önemli bir zihinsel aktiviteye yönelik bir işe kalkışmadan önce orta şiddette bir alıştırma yapmayı öneriyor. Örneğin; sınavdan önce orta düzeyde(en çok %45) bir egzersiz yapmanın, zihinsel performans üzerinde etkili olduğu belirlenmiştir. İsveç’te yürüyen bant üzerinde yapılan bir araştırmada, matematiksel problemlerin çözülmesine yönelik alınan olumlu sonuçlar, bu yaklaşımı desteklemektedir. Egzersizin zihinsel fonksiyonlar üzerine etkisi üzerine yapılan araştırmalar bir önemli sonucu daha ortaya koymuştur. Çalışmalar, %80 ve üzerindeki zorlayıcı çalışma ve egzersizlerden hemen sonraki zihinsel performansın düştüğünü göstermektedir. Bu sonuçlar beden eğitimi öğretmenleri, antrenörler ve fiziksel uygunluk (fitnes) liderleri için önemli görülmektedir. Sporcularınız antrenman sonrasında önemli bir zihinsel etkinliğe katılacaklarsa onlara yapacağınız en iyi öneri, orta düzeyde eğlenceli bir egzersizdir. Antrenmana katılanların ağır bir antrenmandan sonra, yeteri kadar dinlenme ve toparlanma fırsatlarının olup olmadığı gözden geçirilmelidir. Karmaşık yorucu bedensel etkinlikler sonrasında zihinsel performans olumsuz etkilenmektedir. Düzenli koşu alıştırmalarının zihinsel başarıya etkisi üzerine yapılmış pek ço araştırma bulunmaktadır. Fukushi üniversitesinden Japon Dr. Kisou Kubota bir bilimsel toplantıda sunduğu bildirisinde; haftada 3 gün orta düzeyde yarım saat koşturulan gençlerin programa başlamadan önce ve 12 hafta sonra kendilerine verilen karmaşık zihinsel fonksiyonları ölçen testlerdeki başarılarında anlamlı bir gelişme olduğunu belirtmiştir. Dr. Kubota, uygulanan zihinsel testlerin, egzersizin beyin fonksiyonlarında sağladığı gelişmeyi gösterdiğini belirtmektedir. Bununla birlikte koşucuların antrenmanı kesmeleri halinde zihinsel başarı puanlarının da düştüğünü belirtmektedir. Duke üniversitesinde yetişkinler üzerinde yapılan bir araştırmada da, 4 aylık egzersize alınan bir grubun hafıza ve diğer zihinsel becerilerinde anlamlı gelişmeler kaydedildiği belirtilmektedir. Yine Amerika’da beyin yaşlanmasını inceleyen bir enstitüde Carl Cotman ve arkadaşları, 3 haftalık bir koşu bandı egzersizi sonrasında farelerin beyinlerinde elde ettiği sonuçlar ilginçtir. Araştırmada farelerin bazı beyin hücrelerindeki genlerin fonksiyonlarının arttığı bazılarında ise azaldığını saptanmıştır. Artan etkinliklerin daha çok beynin strese, öğrenmeye ve dış etkenlere karşı tepki verme sorumluluğunu üstlenen genlerde olduğu gözlenmiştir. Bu da sporun strese öğrenmeye ve vücudu dış etkenlere karşı koruyan fonksiyonlarına olumlu etkisini ortaya koymaktadır. Son araştırmalar sporun kaslar kadar beynin gelişiminde de etkili olduğunu ortaya koymaktadır. Uzun yıllar beyindeki hücre sayısında bir artma olamayacağını okumuştuk. Fareler üzerinde yapılan araştırmalar egzersizin beyin kıvrımı hücre sayısında çoğalmayı(neurogenesis) sağladığını ortaya koymaktadır. [1] Marmara Ün. BESYO Öğretim Üyesi. |
|||||||||||||||
|